Durûsu'l -Luğati'l-Arabiyye Dersleri Cilt-1
DERS 4
BU DERSİN NOTLARINI İNDİRMEK İÇİN
TIKLAYIN DERSİN İÇERİĞİ: Bu derste Arapça'nın temel meseleleri ele alınmakta bir başlangıç yaklaşımı sergilenmektedir. Bu ders iki parçadan oluşmaktadır. İlk kısım gramer konusundadır. Ünitede işlenecek gramer konularına değinilmekte, ikinci kısımda ise ünite işlenmektedir. Bundan sonraki dersler ise tek parça olarak hazırlanmış, yine başlangıçları gramer açıklamalarına ayrılmış, ikinci kısımlar ise ünitenin işlenmesi şeklinde hazırlanmıştır.
Bu derste öncelikle Arapça'daki harekeler, harekelerin kelimeleri okutuş tarzları açıklanmaktadır. Arap alfabesinin öğrenilmesi dersin kapsamı dışında olduğundan oraya değinilmemiş, öğrenciler Arap alfabesini okuyabiliyor kabul edilmiştir. Daha sonra Arapça'da kelimenin üç çeşidi olan isim, fiil ve harften bahis açılmıştır. İsmin müzekker - müennes, müfred - tesniye - cem', âkil - ğayr-i âkil, nekre - ma'rife hususiyetlerine değinilmiştir. Ardından ism-i işaretlerden "hâzâ", soru ismi olan "mâ" ve "men", ayrıca harf-i istifham (soru harfi olan) hemze işlenerek, bunlarla üretilen sorulara verilen cevaplar irdelenmiştir. |
|
Soru 1: 29.25 saniyedeki medreseyi müderris diye okudum siz söylemeden harekesiz olduklarında bu kelimeler karışmaz mı ?
Cevap 1: Genelde cümle içinde geldiği zaman "medrese" mi "müderrise" mi olduğu anlaşılır. Ancak mutlak zikredilmiş veya cümle gelişinden anlaşılmayacaksa mesela "ra" harfinin üstüne bir tek şedde koymakla bunun "müderrise" olduğu anlaşılabilir. Yani ayırıcı tek bir işaret bizim bunu çözmemizi sağlar.
Soru 2: Harf-i cerr'lerin kendilerinden sonra gelen isimleri cerr ettiklerini öğrendik. Peki harf_i cerr ile isim arasına işaret zamiri gelirse ismin sonu yine kesra olur mu? Misal; cümle içindeki 'şu evin içinde' ifadesi , ..."fi zalike'l-beyti" mi, "fi zalike'l-beytu" mu olur?
Cevap 2: Harf-i cerr ile isim (mecrûr) arasına işaret zamiri gelirse ne olur diye sormuşsunuz. İşaret zamirleri (ism-i işaretler) de birer isimdir. Dolayısıyla harf-i cerler teknik olarak bu isimleri de cerretmek durumundadır. Ancak işaret isimleri iki tanesi (HÂZÂNİ ve HÂTÂNİ) hariç mebnidir. Yani değişiklikleri üzerlerinde göstermezler. Böyle olduğu durumlarda harf-i cerr alan bir ism-i işarete "mecrur" demek yerine "mahallen mecrur" denilir.Yani mecrur olacak bir yere gelmiş ama mebni olduğu için bu değişikliği bünyesinde gösterememiş. "Fî zâlike'l-beyti" ifadesinde "beyt" kelimesi "bedel" dir. Zalike'nin bedelidir. Bedel, kendisine bedel olduğu kelimeye her açıdan uyum sağlar. Zalike göstermese de fî sayesinde mecrur olmuştur. Dolayısıyla beyt kelimesi de mecrur olur. Yani beyti mecrur eden FÎ değil, ZÂLİKE'dir.
Cevap 1: Genelde cümle içinde geldiği zaman "medrese" mi "müderrise" mi olduğu anlaşılır. Ancak mutlak zikredilmiş veya cümle gelişinden anlaşılmayacaksa mesela "ra" harfinin üstüne bir tek şedde koymakla bunun "müderrise" olduğu anlaşılabilir. Yani ayırıcı tek bir işaret bizim bunu çözmemizi sağlar.
Soru 2: Harf-i cerr'lerin kendilerinden sonra gelen isimleri cerr ettiklerini öğrendik. Peki harf_i cerr ile isim arasına işaret zamiri gelirse ismin sonu yine kesra olur mu? Misal; cümle içindeki 'şu evin içinde' ifadesi , ..."fi zalike'l-beyti" mi, "fi zalike'l-beytu" mu olur?
Cevap 2: Harf-i cerr ile isim (mecrûr) arasına işaret zamiri gelirse ne olur diye sormuşsunuz. İşaret zamirleri (ism-i işaretler) de birer isimdir. Dolayısıyla harf-i cerler teknik olarak bu isimleri de cerretmek durumundadır. Ancak işaret isimleri iki tanesi (HÂZÂNİ ve HÂTÂNİ) hariç mebnidir. Yani değişiklikleri üzerlerinde göstermezler. Böyle olduğu durumlarda harf-i cerr alan bir ism-i işarete "mecrur" demek yerine "mahallen mecrur" denilir.Yani mecrur olacak bir yere gelmiş ama mebni olduğu için bu değişikliği bünyesinde gösterememiş. "Fî zâlike'l-beyti" ifadesinde "beyt" kelimesi "bedel" dir. Zalike'nin bedelidir. Bedel, kendisine bedel olduğu kelimeye her açıdan uyum sağlar. Zalike göstermese de fî sayesinde mecrur olmuştur. Dolayısıyla beyt kelimesi de mecrur olur. Yani beyti mecrur eden FÎ değil, ZÂLİKE'dir.